Parrado Arquitectura tasarımı bir evi inceleyeceğimiz bu proje 220 metrekarelik bir alana sahip. Her ne kadar klasik ve basit çizgilerden oluşuyor gibi görünse de daireyi çevreleyen doğal güzelliğiyle birleşince ne kadar şahane bir ev olduğunu daha iyi anlıyorsunuz. Genel dekor olarak klasik stil ahşap kullanımının bol olduğu projenin dekorasyonunda ahşap ağırlığını hissediyorsunuz. Mobilyalarda da bolca kullanılan ahşap bu projenin ana malzemesi. Basit ve klasik çizgileri ahşabın sıcaklığıyla birleşince eve karakter katıyor.
Klasik ve zarif estetiği giriş bölümünden itibaren hissedilen ev kendisini çevreleyen doğa ile samimi bir ilişki kuruyor. Ön cepheden bakıldığında kusursuz bir bahçe ve dairenin önünde iki adet ağaç görüyoruz. Klasik bir çatı yerine basamak gibi inen üst kısmı eve karakter kazandırsa da bir hayli geleneksel bir tarz. Evin dış cephesindeki ışıklandırmalar ise dekorda önemli bir rol oynamış.
Kapıdan girip iç mekana geçtiksonra bizi harikulade bir salon bekliyor. Ancak dış kapının güzel detayları gözden kaçırılacak gibi değil. Kapı üzerindeki yüksek pencerelerden giren ışık iç mekanı oldukça aydınlatıyor. Evde genel olarak soluk bir krem rengi hakim. Bu da mekanı son derece karakterize eden bir sıcaklık katıyor.
Her ne kadar evin genel mimarisi klasik çizgilerden oluşsa da bu mutfakta modern öğeler yok değil. Örneğin çift sürgü kapısı son derece işlevsel. Bu kapı sayesinde mutfaktan bahçe ve garaja doğrudan geçiş sağlanırken mutfaktaki ikinci bir kapı sayesinde banyoya erişim imkanı vardır. Kısacası süprizlerle dolu bir mutfak karşımızdaki. Yemek masası yerine tercih edilen mermer tabakalı tezgah ise çok şık.
Bu evin mimarisinin ilginç özelliği mekanları birbirine bağlayan bir tasarıma sahip olması. Örneğin mutfağın kapılarını açtığınız zaman doğrudan yemek odasını görürsünüz. Bu yemek alanı aynı zamanda hol işlevi görür çünkü bir yandan oturma odasına bağlıdır bir yandan da üst kata çıkan merdivenlere bakar. Dekorasyona gelince yemek masasını tamamlayan lamba son derece gösterişli bir tasarım. Dekorasyonun genelinde krem rengi ve beyaz tercih edilirken siyahlar kenar ve çerçevelerde kendini gösteriyor.
Yatak odası evin kalanıyla aynı dekorasyona sahip olup son derece sade ve klasiktir. Renk kullanımı yine yumuşak geçişlerden oluşup siyah gibi kesin renklere burada yer yoktur. Canlı renk kullanımı yerine loş ışıklandırma tercih edilerek huzurlu ve sakin bir atmosfer yaratılmıştır. Geniş ve büyük pencereleri bulunan yatak odasında uzun perdeler kullanılarak ani ışık patlamasının önüne geçilmiştir.
Bu proje açık ve entegre ortamlar üzerine kurulu olup arka kısımda açık hava keyfini çıkabileceğiniz toplantılar için son derece idealdir. Büyük bahçe, yeşil geniş bir alan ve öğleden sonrası güneş keyfi için bir havuz da bulunmaktadır.
Bu yazıyı beğendiyseniz ’Göz kamaştıran yeniden dönüşüm’ başlığını da okuyabilirsiniz.