Şık, tertipli ve her aradığınızı kolayca bulduğunuz bir gardırobu kim istemez! Ancak çoğu zaman mevcut alan darlığından ve giysi dolabının yetersiz kalmasında ötürü kıyafetlerimizi üst üste asmak mecburiyetinde kalırız. Bu sorunun çözümü en basitinden daha büyük bir gardırop gibi gözükebilir fakat iyi organize edilmediği takdirde geniş bir dolapta da kaos ortamı oluşabilir. Hangi eşyanın nerede olduğunu anlamadığımız kutular, tek bir tişörtü aramak için tüm dolabı boşaltmak zorunda kalmak ve daha nicesi… Bugünkü yazımızda düzenli bir gardırop için bazı tüyolar vereceğiz. Şimdi sırayla göz atalım.
İlk işimiz gardırobu fazlalıklardan kurtarmak. Kimi zaman anısı olan kimi zaman da hediye olduğu için ve daha pek çok sebepten bir yığın giysi, çanta ve ayakkabı saklarız. Oysa kendinize bir sorun, gerçekten bu giyim eşyalarını kullanıyor musunuz? Son iki senede bir kez bile giymediğiniz kıyafetleri saklamak anlamlı mı? Sorular bu şekilde çoğaltılabilir. Burada amaç giysileri atıp yerine yenilerini almak değil elbette. Hatta mümkün mertebe ihtiyacı olanlara hibe edin. Sadece mantıksız bir şekilde giysi istiflemek alışkanlığından vazgeçmek.
Fazlalıklardan kurtulduktan sonra sıra giyim tarzınızı belirlemeye geldi. Şüphesiz her insanın kendine göre bir stili vardır. Ek olarak yaş, kilo, boy ve diğer fiziksel sebeplerden ötürü bazı giysi kalıplarını daha çok tercih ederiz. Örneğin bazıları sportif giyinirken bazıları şıklığından hiçbir zaman taviz vermez. Boyu uzun olanlar kısa etekleri tercih ederken kısa olanlar uzun elbise kullanabilir. Tarzınızı belirledikten sonra artık dolabı neye göre düzenleyeceğinizi biliyorsunuz.
Bir üstteki başlıkta giyim tarzı belirlemekten söz etmiştik. Buradan yola çıkarak örneğin daha çok gömlek ve ceket giyiyorsanız raftan ziyade askılara ihtiyacınız var demektir. Ya da kazak ve bluz sevenlerdenseniz askıdan çok raf gerekir. Eğer imkanınız varsa giysilerinize göre bir gardırop yaptırmayı düşünebilirsiniz. Böylece çoğunlukta olan giysileri daha pratik bir şekilde yerleştirirsiniz.
Gardırobunuz kapaksız ve açık bir modelse göze de hitap etmesine özen gösterin. Yani kıyafetleri sadece düzenli bir şekilde yerleştirmek yetmiyor. Aynı zamanda örneğin kullandığınız askı tipleri birbirleriyle ve dolapla uyumlu olmalı. Bunun dışında eğer kutu ve sepet kullanacaksanız onlar da aynı renk ve dokuya sahip olmalı. Aksi takdirde çirkin gözükebilir.
Modern giysi dolaplarında saklama kutuları ve sepetler oldukça yaygın olarak kullanılır. Bu kutuların amacı daha küçük kişisel eşya ve giysilerinizi dışarıdan bakıldığında derli toplu göstermektir. Kutuların aynı tip olması gerektiğinden bahsetmiştik. Bir diğer husus ise kutuların raf ölçülerine uygun olmasıdır. Eğer kutu rafa göre küçük kalırsa yan taraflar kalan aralıklar ölü boşluk olacaktır.
Nasıl ki mevsimler değiştiğinde kışlık veya yazlıkları rafa kaldırıyorsak, kullanım sıklığına göre bazı giysilerimizi de öne çıkarmalıyız. En çok giydiğimiz şeyler örneğin ceketler veya tişörtler kapağı açtığınız zaman ilk karşınıza çıkan kıyafet olmalı. Böylece dolap önünde uzun süre giysi arama sıkıntısından kurtulursunuz.
Dolaptan daha fazla verim elde etmek için fazlalıklarla birlikte örneğin aksesuarları çıkarın. Takılarınız, çantalarınız ve hatta ayakkabılarınız için pratik duvar askıları pekala iş görür.
Her ne kadar askılar vazgeçilmezimiz olsa da kolay buruşmayan kumaşlarla yapılmış kıyafetleri asmak çok da anlamlı değildir. Bunun yerine o tür giysileri katlamak dolaba daha fazla kıyafet sığdırmanıza yardımcı olur.
Bu yazıyı beğendiyseniz 'Salon yerleştirilirken en çok yapılan 10 hata' başlığını okuyabilirsiniz.