Şehir dışında bir yaşam kurmak: 7 örnek fotoğraf

HZ邸, Sen's Photographyたてもの写真工房すえひろ Sen's Photographyたてもの写真工房すえひろ Kırsal Evler
Loading admin actions …

Şehir dışında bir yaşam kurmak bugün artık şehirlerde yaşayan pek çok insanın ortaklaştığı bir hayale dönüştü. Kent merkezlerinde yoğunlaşan nüfus, bunun sonucunda ortaya çıkan trafik, gürültü kirliliği ve yaşamın her yönden zorlaşması, bu hayali projeye dönüştürmek isteyenlerin sayısında da çok ciddi bir artış yarattı. Freelance çalışma imkânlarının da pek çok meslek için büyük ölçüde genişlemesiyle, dünyayı şekillendiren köyden kente göç olgusu tersine dönmeye başladı. Elbette şehir dışında bir yaşam kurmaktan hepimiz aynı şeyleri anlamıyoruz. Kimi insan için bir şehrin çeperinde, görece sakin bir noktasında yaşamak da şehir dışında yaşamak sayılabilir. Bazılarımızsa şehrin curcunasından olabildiğince uzağa kaçmak, kendimizi sakin, sessiz ve mümkünse uzak bir köye atmak isteriz. Her halükârda bu seçeneklerin tamamı, alıştığımız şehir yaşantısından bir hayli farklı olacaktır. Bu yazımızda sizlere şehir dışında bir yaşamın nasıl olabileceğine dair fikir verebilecek bir derleme hazırladık.

Apartman hayatından kaçış

Şehir dışında bir hayata başlamanın kuşkusuz en önemli ve hayatınızı en çok değiştirecek yönlerinden biri, apartman hayatından müstakil bir eve geçiş yapabilecek olmanızdır. Kent merkezlerinde, özellikle de İstanbul, İzmir gibi büyük şehirlerin merkezi bölgelerinde müstakil bir evde yaşamak maalesef ancak seçkin biz azınlığın sahip olabildiği bir ayrıcalık. Ancak şehirden biraz uzaklaştığınızda bu durum değişiyor. Pek çok küçük şehirde, özellikle de kasaba ve köylerde müstakil ev kültürü halen çok yaygın. Siz de bir kasabaya ya da köye yerleşerek müstakil ve bahçeli bir ev hayatına başlayabilirsiniz. Hayatınızı komşular başta olmak üzere pek çok parametreye göre sınırlayan ve belirleyen apartman hayatından kurtulmak yaşam kalitenizi büyük ölçüde arttıracak. Kendinizi bu olumlu değişime hazırlayın.

Toprağa dönüş

Yaygın olarak bilinenin, daha doğrusu varsayılanın aksine, şehirden uzaklaşıp kırda bir yaşam kurmak isteyen herkes toprakla haşır neşir olmaz. Hele ki tarım yapmak ve bundan para kazanarak hayatını sürdürmek, biz şehirlilerinin sandığımızın aksine hiç de kolay değildir. Ancak kendinizin farkında olur ve toprağı bir geçim kaynağı olarak görmekte acele etmezseniz, şehir hayatına çok uzak başka bir deneyim daha sizi bekliyor demektir. Kendi bahçenizde domates, biber, roka, soğan gibi bakımı nispeten kolay bitkiler yetiştirerek toprakla uğraşmaya başlayabilirsiniz. Bu size belki de daha önce hiç tatmadığınız bir huzur ve yaşama sevinci verecek. Ama şunu unutmayın, toprağa daha adım atmadan onu bir geçim kapısı olarak görürseniz, hem yanılır hem de bu müthiş zevki berhava etmiş olursunuz.

Sürdürülebilir mimari

Yeşil mimari, sürdürülebilir mimari gibi kavramlar şehirler için bir hayli yabancıdır. Onlarca katlı apartmanların şehrin temel konut modeli olduğu bir ortamda da bunun aksini beklemek hiç kolay değil zaten. Ancak şehirden biraz uzaklaştığınızda sizi pek çok farklı alternatif bekliyor. Örneğin kütük evler bu alternatiflerin son zamanlarda en revaçta olanlarından biri. Tamamen geçme sistem kütüklerle yapılan bu harika evler, uzun ömürlerinin yanı sıra yalıtım değerleri ve sağlığa yararları ile de müthiş bir konut deneyimi sunuyorlar.

Unuttuğumuz bir değer: mahremiyet

Şehir ve apartman hayatı bizi doğal olan pek çok şeyden ve çok gereksindiğimiz değerlerden büyük ölçüde uzaklaştırıyor. Bunlardan biri de mahremiyet ihtiyacı. Ailenizle ve sevdiklerinizle, meraklı göz ve kulaklardan uzakta rahatça bir hayat sürebilmek aslında hiç de lüks bir şey değil. Ancak insan doğasına uygun olmayan çok katlı yerleşimler bunu büyük ölçüde elimizden aldı maalesef. Şehirden uzaklaştığınızda mahremiyet hakkınızı da geri kazanacaksınız.

Ormanın içinde ve onun kaynaklarıyla yaşam

Doğaya daha yakın olduğunuzda, ister istemez onun unsurlarını da daha iyi algılamaya ve değerlendirmeye başlarsınız. Örneğin şehirdeki insan kombiyi açıp konforlu bir şekilde ısındığı zaman, doğalgazın nereden geldiğine, bu esnada hangi süreçlerden geçtiğini kafa yormaz. Ama bir orman evinde odunla ısınıyorsanız, bunun aslında ne kadar kıymetli olduğunu, onun size doğanın bir hediyesi ve lütfu olduğunu kavrar ve bunun için minnet duyarsınız. Doğa algılarımızı ve dünya kavrayışımızı başka herhangi bir şeyle kıyaslanamayacak kadar çok geliştirir.

Gökyüzü ve yıldızlar

Şehir hayatının en can sıkıcı yönlerinden birini aslında hemen hiç fark etmiyoruz. Bu dikkatimizden kaçan şey, ışık kirliliği. Sokak lambaları ve konut aydınlatmaları gibi pek çok farklı yapay ışık kaynağı yüzünden bugün artık kentlerde hiç bitmeyen bir ışık kirliliği hakim. Bu da geceleri yıldızları görmemize engel oluyor. Oysa kır yaşamında ışık bir kirlilik değil nimettir. Onu elde etmek için günün ilk ışıklarıyla kalkarsınız. Ve en güzeli de, gece gökyüzüne baktığınızda sayısız yıldızı görebilirsiniz.

Her şeyin başı sağlık

Çoğumuzun gündelik hayatında yeri olan, sıkça söylediğimiz bir şeydir bu: Her şeyin başı sağlık. Bu söyleriz ve inanırız, ama iş uygulamaya geldiğinde adım atmaktan çekiniriz. Şehir hayatının sağlıklı olmadığı, ömrümüzü uzatmadığı artık hepimizin malumu. Hava kirliliği, stres, kalitesiz gıdalar ve benzeri unsurlar sağlığımıza iyi gelmiyor. Kır hayatı ise bunun tam tersi bir yaşam vaat ediyor. Her şeyin başı gerçekten sağlıksa, yaşadığınız çevreyi bir de bu yönden düşünün. Şehirden kaçmak çok büyük ihtimalle ömrünüzü belirgin biçimde uzatacaktır.

Siz hangi örneği sevdiniz?

Ev projenizle ilgili yardıma mı ihtiyacınız var?
Bizimle temasa geçin!

Öne çıkan makaleler